ALGILAYICILAR (SENSÖRLER)
1 GİRİŞ
Algılayıcılar ("duyarga" da denmektedir) fiziksel ortam ile
endüstriyel amaçlı elektrik/elektronik cihazları birbirine
bağlayan bir köprü görevi görürler. Bu cihazlar endüstriyel
proses sürecinde kontrol , koruma ve görüntüleme gibi çok geniş
bir kullanım alanına sahiptirler.
Günümüzde üretilmiş yüzlerce tip algılayıcıdan söz edilebilir.
Mikro elektronik teknolojisindeki inanılmaz hızlı gelişmeler bu
konuda her gün yeni bir buluş ya da yeni bir uygulama tipi
geliştirilmesine olanak sağlamaktadir
Teknik terminolojide Sensor ve Transducer terimleri
birbirlerinin yerine sık sık kullanılan terimlerdir. Transducer
genel olarak enerji dönüştürücü olarak tanımlanır. Sensor ise
çeşitli enerji biçimlerini elektriksel enerjiye dönüştüren
cihazlardır. Ancak 1969 yılında ISA (Instrument Society of
America) bu iki terimi eş anlamlı olarak kabul etmiş ve "ölçülen
fiziksel özellik, miktar ve koşulların kullanılabilir
elektriksel miktara dönüştüren bir araç" olarak tanımlanmıştır.
Endüstride en sık kullanılan algılayıcılar için ölçülen
büyüklükler ve çıkış büyüklüklerine ait bilgiler Tablo 1'de
verilmiştir.
2 ALGILAYICILARIN SINIFLANDIRILMASI
Algılayıcıları birbirinden
farklı birçok sınıfa ayırmak mümkün. Ölçülen büyüklüğe göre,
çıkış büyüklüğüne göre, besleme ihtiyacına göre vb… Aşağıda bu
sınıflardan bazılarına değinilecektir.
2.1 Giriş Büyüklüklerine Göre
Algılayıcılarla ölçülen
büyüklükler 6 gruba ayrılabilir. Bunlar;
1. Mekanik : Uzunluk, alan,
miktar, kütlesel akış, kuvvet, tork (moment), Basınç, Hız, İvme,
Pozisyon, Ses dalgaboyu ve yoğunluğu
2. Termal : Sıcaklık, ısı akısı
3. Elektriksel : Voltaj, akım, çarc, direnç, endüktans,
kapasitans, dielektrik katsayısı, polarizasyon, elektrik alanı
ve frekans
4. Manyetik : Alan yoğunluğu, akı yoğunlugu, manyetik moment,
geçirgenlik
5. Işıma :Yoğunluk, dalgaboyu, polarizasyon, faz,
yansıtma, gönderme
6. Kimyasal :Yoğunlaşma, içerik, oksidasyon/redaksiyon,
reaksiyon hızı, pH miktarı
2.2 Çıkış Büyüklüklerine Göre
Öte yandan analog
çıkışlara alternatif olan dijital çıkışlar ise bilgisayarlarla
doğrudan iletişim kurabilirler. Bu iletişimler kurulurken belli
bazı protokoller kullanılır. Bunlardan seri iletişim
protokollerine, aşağıda kısaca değinilmiştir.
RS232C: Bu protokol başlangıçta telefon veri
iletişimi için tasarlanmıştır. Daha sonra birçok bilgisayar
sistemi bunu sıkça kullanmaya başlamış ve sonuçta RS232 standart
bir iletişim protokolu haline gelmiştir. RS232C'nin çalışması
tek sonlamalıdır(single ended). Lojik 1 = -15,-3 arasında ve
lojik 0 = +3,+15 arasındadır. Algılayıcılar verileri bitler
halinde ve seri iletişim protokoluna uygun olarak bilgisayara
gönderir. RS232C bir single ended arayüze olduğundan alıcı ve
gönderici arasındaki uzaklık dış çevreden gelen olumsuz
faktörlerin (EMI,RFI enterferanslar) azaltılması açısından kısa
tutulmalıdır.
RS422A : Bu protokol Differantial
ended bir arayüze sahiptir. Alıcı verici arasındaki uzaklık
yeterince en uzak seviyededir. Hatlarda bu mesafe sebebiyle
olabilecek zayıflama 200mV seviyesine kadar azalsa da sistem
iletişime devam eder. Diferansiyel ara birim sayesinde
sinyaldeki zayıflama ihmal edilebilir düzeye çekilir ve oldukça
yüksek bir veri hızıyla haberleşme sağlanabilir. Algılayıcı ve
bilgisayar arasındaki iletişimde Twisted Pair (Bükülmüş kablo)
kullanıldığından dış etkilerden etkileşim azdır.
RS485 : Standart 422A protokolu
genişletilerek oluşturulmuş bir protokoldür. Bu protokol ile
birlikte çalışabilen 32 adet alıcı vericinin tek bir kabloyla
veri iletişimi sağlanabilir. RS485 protokolü kablodaki iletişim
problemlerini ortadan kaldırmaktadır.
Çıkış AraBirim Tipi Max Kablo
Uzunluğu Max Veri hızı İletişim Tipi
RS232C Single Ended Voltage 15 mt 20Kbps Point to point
RS422A Differantial Voltage 1,2 Km 10Mbps Point to point
RS485A Differantial Voltage 1,2 Km 10Mbps MultiDrop (32 Node)
Table 2: Seri iletişim protokollerinin karşılaştırılması
2.3 Besleme İhtiyacına Göre
Algılayıcılar besleme ihtiyacına
göre iki sınıfa ayrılabilir. Bunlar ;
2.3.1 Pasif Algılayıcılar
Hiçbir şekilde dışardan harici enerji almadan (besleme
gerilimine ihtiyaç duymadan) fiziksel ya da kimyasal değerleri
bir başka büyüklüğe çevirirler. Bu algılayıcı tipine örnek
olarak Termocouple (T/C) ya da anahtar gösterilebilir. T/C
aşağıda etraflıca anlatılacaktır. Anahtar ise bilindiği gibi
mekanik bir hareketi elektriksel bir kontağa dönüştürmektedir.
2.3.2 Aktif Algılayıcılar
Çalışmaları için harici bir enerji beslenmesine ihtiyaç
duyarlar. Bu algılayıcılar tipik olarak zayıf sinyalleri ölçmek
için kullanılırlar. Aktif algılayıcılarda dikkat edilmesi
gereken nokta giriş ve çıkışlardır. Bu tip algılayıcılar dijital
ya da analog formatta elektriksel çıkış sinyali üretirler.
Analog çıkışlılarda, çıkış büyüklüğü gerilim ya da akımdır.
Gerilim çıkışı genellikle 0-5V aralığında oldukça yaygın
kullanılmaktadır. Ancak 4-20mA akım çıkışı da artık endüstride
standart haline gelmiştir. Bazı durumlarda 0-20mA akım çevrimi
kullanılmaktadır Ancak endüstride çoğu zaman hatlarda meydana
gelen bozulma kopma gibi durumlarda sistemin bu durumu kolay
algılaması ve veri iletişiminin sağlıklı yapılabilmesi için
4-20mA daha yaygın kullanılır. Çok eski algılayıcılar 10-50 mA
akım çıkışlarına sahiptirler. Endüstride en yaygın kullanılan
4-20 mA çevrim tipinin kullanımı bazı özel durumlar
gerektirmektedir. Bu noktalar;
" Algılayıcıların yerleştirildiği
uzak noktalarda elektrik besleme geriliminin olmaması
gereklidir.
" Algılayıcılar gerilim sinyalinin sınırlı olabileceği
durumlarda tehlikeli uygulamalarda kullanılmalıdırl
" Algılayıcıya giden kablolar iki ile sınırlanmalıdır.
" Akım çevrimsinyali göreceli olarak gürültü geriliminin ani
sıçramalarına karşı korumalıdır. Ancak bunu uzun mesafe veri
aktarımınında yapamaz.
" Algılayıcılar, ölçüm sisteminden elektriksel olarak izole
edilmelidir.
3 YER DEĞİŞİMİ VE HAREKET
ALGILAYICILARI
Mekanikteki en temel ölçü uzunluk
ölçüsüdür. Konum, hareket, yerdeğişimi terimleri birbirine çok
yakın durmaktadır. Konum algılayıcı (Position Sensor) yada
hareket transdüseri (Motion Transducer) terimlerine sık sık
rastlanmaktadır. Yer değişimi transdüseri (Displacement
Transducer), teknik olarak en doğru ifade sayılabilir. Temel
olarak lineer ve açısal yerdeğişimi algılayıcı olarak ikiye
ayrılırlar.
Yerdeğişim Algılayıcıları ölçme teknikleri açısından aşağıdaki
gibi sınıflandırılabilir.
1. Kapasitif
2. Endüktif
3. Relüktans
4. Potansiyometrik
5. Strain-Gage
6. Elektro-Optik
7. Açısal ve Doğrusal Enkoderler
8. Ultrasonik
9. Konum Şalterleri
3.1. ULTRASONİK SENSÖRLER
Ultrasonik sensörler genellikle
robotlarda engellerden kaçmak, navigasyon ve bulunan yerin
haritasını çıkarmak amacıyla kullanılmaktadır.Bu türden
çalışmaları ilk olarak,Polaroid firması ultrasonik sensörü
kullanarak ve bunu bir aletin içine koyup kamera uzaklığını
anlayan sistem geliştirmiştir.
3.1.1
Çalışma Prensibi:
Ultrasonik
uzaklık sensörü, piezoelektrik transducerden gelen 40khz
ultrasonik sesin kısa darbelerini yayarak çalışmaktadır. Ses
enerjisinin küçük bir kısmı sensörün önündeki cisimlerden
yansıyarak dedektöre yani farklı bir piezoelektrik transducere
gelir.(Bkz. Şekil-1) Alıcı yükselteci yansıyan işareti (ekoları)
sinyal dedeksiyon sistemine veya mikrokontrolöre
gönderir.Sinyalin havadaki hızına bağlı olarak mikrokontrolör,
cisimlerin ne kadar uzakta olduklarını zamanlama prosessi
koşarak belirler.
Şekil-1:
Ultrasonik ses dalgalarının yayılımı
Ultrasonik uzaklık sensörleri fiziksel olarak iki çeşitte
piyasada bulunmaktadır.Buna rağmen temel işlevleri aynıdır.
·
Polaroid sensör tipi : Ultrasonik
ses dalgalarının yayılması ve algılanması tek bir piezoelektrik
transducer tarafından yapılır.(bkz. Şekil-2b)
·
Hitechnic sensör tipi: Ultrasonik ses
dalgalarının yayılması verici transducer, dalgaların algılanması
ise alıcı transducer tarafından yapılır.Bu tipteki uzaklık
dedeksiyon işleminde 2 tane transducer kullanılır. (bkz.
Şekil-2a)
Şekil-2a: Hitecnic sensör
tipi
Şekil-2b:Polaroid sensör
tipi
Ultrasonik sensörlerde
yansıyan işaretin dönme süre bilgisine göre işlem yapıldığında
bazı anlaşılmazlıktan kaynaklanan yorum hatası
yapılabilmektedir.Örneğin sensörün yüzü kendine daha yakın düz
bir cisim ile paralel olsun.Bu cismin arkasında ise yansıtıcı
yüzeyi olan çok geniş bir duvar olduğunda, sensör tarafından
algılanan bilgi sensörün önünde bulunan yakın cisme göre
yorumlanır.Buna rağmen bazen yansıyan işaretin dönme süre
bilgisi anlamlı cismi algılamamızda bizi yanıltabilir.Eğer
cismin bulunduğu yüzey, sensörün gerçek yüzeyi ile açısal olarak
ölçeklendirilirse, informasyon bilgisi 30 derece konisi ( bkz.
Şekil-3) içinde bulunan en yakın noktaya göre kaydedilir.
Şekil-3 :
Ultrasonik sensörün tipik ışıma paterni
3.1.2
Teknik ve Fiziksel Bilgiler:
TEKNİK BİLGİLER |
|
Rezonans Frekansı (KHz) |
40 |
Ses Basınç Düzeyi (dB) |
115< |
Hassasiyet (dB)
|
-64< |
Ölçüler (mm)
|
Yarıçap |
16,2 |
Yükseklik |
12,2 |
Terminal Aralığı |
10,0 |
Tablo-2
Şekil-4: Ultrasonik sensörün iç
yapısı
3.1.3. Ultrasonik Uzaklık
Sensörünün Kullanım Avantajları:
Cisim mesafesini çoğunlukla görünüş veya
yakınlık analizine göre ölçebilir.
-
Uzaklıkla Orantılı Çikiş
Sensörün elektriksel çıkışları ölçülen hedef uzaklığıyla
orantılı veya bu uzaklığa bağımlıdır.
-
Yüksek Çözünürlük
Ultrasonik sensörler Hedef cisimle ilgili informasyonu doğru
ve ince farkları gösterebilme yeteneğine sahiptir.
-
Hedefin Optik Karakteristiklerinden
Etkilenmeme
Ultrasonik sensörler algılaması ortamın
ışık seviyesinden, hedefin renginden veya hedefin optik
geçirgenlik/yansıtıcılık özelliklerinden etkilenmez.
-
Hassasiyet
Büyük veya küçük cismleri algılayabilir
3.1.4.
Tipik Bazı Uygulama Alanları:
a) Yaklaşım Uygulaması:
Cisimlerin belirli bir yerde bulunmalarını algılayıp,sayma
işlemi yapılarak veya hareketlerini kontrol etmek amacıyla
endüstride kullanılırlar.
b) Boyutlandırma:
Cisimlerin ölçü bilgilerini, cisimlerin genişliklerine veya
hacimlerine göre belirmekte kullanılırlar.
c) Seviye ölçümü:
Enventör ve diziler için tankların veya
kutuların içerisindeki sıvıların veya sıvı halde bulunan
malzemelerin seviyesini ölçmek için endüstride kullanılmaktadır.
d)
Rulo Çapı Ölçümü:
Endüstride ruloların kontrol gerginliğini
veya hızını , veya dolu/boş durumunu ölçmek için kullanılırlar.
e) Sınıflandırma / Seçme :
Cisimlerin sınıflandırılması veya seçimi
işlemi cisimlerin fiziksel ölçülerine farklılıklarına bağlı
olarak ölçülmektedir.
f) Bağlantı Kopma Belirlenmesi / Döngü
Kontrolü :
Matbaacılıkta, kağıt makinelerinin kopan
ağ bağlantılarının prosesin hızlıca devam etmesi için hızlıca ve
algılanmasında kullanılmaktadır.
Bu uygulamalara ek olarak ultrasonik
sensörler;
-
Araç alarm sistemleri
-
Işıklandırma kontrolü
-
Park destek sistemleri
-
Otomatik kapı kontrolü gibi endüstriyel
uygulamalarda da sıkça
kullanılmaktadır.
|